Sağlıklı bir cilde sahip olduğunu düşünen bir insan bile yüzünde beyaz lekeler fark edebilir. Bu lekeler genellikle zararsızdır. Ciltte beyaz lekelerin ortaya çıkmasının çeşitli nedenleri olabilir. Beyaz lekeler genellikle vücudun belirli bir bölgesinde ya da geniş bir alanda görülebilir. Bu bölgelerde tahriş ve kaşıntı da meydana gelebilir. Yüzdeki beyaz lekelerin nedenlerini anlamak, tedavi sürecinde faydalı olabilir ve bazı durumlarda bu lekelerin oluşumunu önlemeye yardımcı olabilir.

Samyeli, kronik mantar enfeksiyonu olarak tanımlanır. Bu enfeksiyon, deride renksiz ve yer yer lekelerin oluşmasına neden olabilir. Vücudun çeşitli bölgelerinde görülen bu lekelerin rengi, çevresindeki deriden daha açık ya da daha koyu olabilir. Genellikle erkeklerde sırt ve gövde bölgesini etkiler. Güneş ışığı, yağlı cilt, nemli hava, sıcak ve aşırı terleme gibi faktörlerin etkisiyle bu lekeler kötüleşebilir.

Ala hastalığı, derinin pigmentasyon kaybına yol açan bir cilt rahatsızlığıdır. Bu beyaz lekeler, derinin bir parçası gibi görünür. Ala hastalığı tam olarak anlaşılmamış olsa da otoimmün bir hastalık olduğu düşünülmektedir. Hafif bir travma bile ala hastalığının ilerlemesine sebep olabilir. Bu hastalık yüz, eller, ayaklar, genital bölge ve dirsekleri etkileyebilir.

Beyaz güneş lekelerinin sebebi çoğu zaman güneş hasarına bağlıdır. Dağlık ve yüksek yerlerde (atmosferin daha ince olması nedeniyle ultraviyole ışınlar daha fazladır), sivilce tedavileri sırasında güneşten yeterince korunmayanlarda, çok güneşlenenlerde, deniz kenarında büyümüş olanlarda, bitki örtüsü açısından fakir yerlerde büyüyenlerde (klorofil ultraviyole ışınları emer, bitki olmayan yerler ise yansıtır), karlı dönemlerin uzun olduğu bölgelerde yaşayanlarda (kar, güneş ışınlarını yansıtarak yoğunlaştırır) ve lazer veya peeling yaptırıp güneşten korunmayanlarda görülme oranı daha yüksektir. Güneş lekelerinin esmerlerde ve buğday tenlilerde görülme olasılığı beyaz tenlilere göre daha yüksektir. Bununla birlikte, beyaz tenlilerde de melazma (güneş lekesi) görülebilir.

Ayrıca, melazmanın strese bağlı olarak da meydana gelebileceği düşünülmektedir. Stres sırasında salgılanan hormonlar, renk hücrelerinde değişikliğe neden olabilir.

Etkin faktörlerden bir diğeri hormonal sebeplerdir. Hamileliklerde, doğum kontrol hapları kullananlarda ve hormon tedavisi görenlerde güneş lekesi görülebilir. Hormonlar, renk hücrelerinin daha fazla çalışmasına neden olmaktadır. Melazma, hamilelik lekesi olarak da adlandırılmaktadır.

Leke giderici kremler, genellikle renk hücresinde renk maddesinin yapımını bloke ederek etkili olmaktadır. Bu kremler kullanıldığında, renk hücrelerinin çalışması geçici olarak engellenir ve renk açılır. İlaç kesildiğinde, renk hücrelerinin çalışma hızları normale döner ve leke tekrar görünür hale gelir. Günümüzdeki kremler, renk maddesi yapımını durdurmak yerine, hücrelerin stresini azaltan antioksidanlar yoluyla etkili olmaktadır. Maruz kaldıkları stres azalan hücrelerin çalışması normale dönebilir. Geleceğin leke kremlerinin bu şekilde olacağı öngörülmektedir.

Melazma tedavisinde kimyasal peelingler, deriyi soyarak ve yenileyerek etkili olur. Son zamanlarda, kimyasal peelinglerin içine lekelere karşı etkili maddeler katılarak, birkaç çeşit asit kombinasyonuyla daha etkili peeling çeşitleri geliştirilmiştir. Derin kimyasal peelingler, kılcal damarca zengin, kızarık ciltlerde ve çok esmer tenli hastalara uygun değildir. Bu tür ciltlerde, kimyasal peelingin aşırı etkisi renk hücrelerini uyararak lekenin koyulaşmasına sebep olabilir. Cildi açık renk olan ve hassas olmayan hastalara, çok yüksek asit solüsyonlarını uygulamadan, hafif asitlerle kimyasal peeling uygulaması yapılabilir.